Fırat Neziroğlu Anadolu Tekstil Ağı ile Gelenekten Geleceğe

​

Tayland Krallığı marka elçisi olarak, Anadolu ve Tayland kültürünü bir araya getirdim.

Anneannelerimiz doğayı bilir, tanır, onunla birlikte hareket ederlerdi.

Şile’nin denizinin tuz oranı, Şile sahilindeki kumların inceliği büyüklerimize yol göstermiş, incecik kumaşlar dokuyabilmek için Şile sahillerinde kazanlara deniz suyunu doldurup kaynatmışlardı. Kaynayan deniz suyu içine de bir kap un dökerek bir çorba hazırlamışlardı. Bu çorbanın içine iplikleri atıp una bulamış, unla güçlenen iplikleri de tezgahlara gerip incecik kumaşlarını dokumuşlardı. Bu dokunan kumaşları da yine Şile sahilinde denizde yıkayıp incecik Şile kumlarının üzerinde kurutmuşlardı. İncecik kumlar Şile bezlerinin içine işlemiş ancak bu yollardan geçen, unla harmanlanan, denizle buluşup yıkanan kumaşlar Şile Bezi olmuştu.

Kültüre, geleneğe, Anadolu’ya ne kadar bağlı olduğumu bilirsiniz. Sizlerle de birbirimize bağlandığımızı hissediyorum. Çok mutlu oluyorum.

Şile'ye 100 tezgah kuruldu, 200 Şileli kadına dokuma eğitimi verdim.

Şişeli kadınlarımız dokudu, dikti.

Şile’de kadın istihdamına destek olmaya devam ediyorum. 

​

Bizler en güzel kumaşları tıpkı anneannelerimiz gibi dokuduk. 

Ben de Anadolu’ya saygıyla tasarladım.

​

​

***Bu proje İstanbul Kalkınma Ajansının yoğun ilgisi ve desteği sayesinde gerçekleşti. Şile Bezi Kırsal Kadın Kooperatifi Kooperatif Başkanlarının dokuyucu köylerden uzaklaşması ve kendi menfaatlerini ön plana koyması nedeniyle projenin devamlılığında umulan etki görülmedi. 

​

Köylerdeki dokuyucu öğrencilerime elimden geldiği kadar tek başıma destek vermeye devam ediyorum.